Kendisini ithal sermayenin ve onun işbirlikçisi komprador burjuvazinin gereksinimlerine uyarlanmış bir ekonomik ve toplumsal sistemde kaçınılmaz olarak şu sonuçlar ortaya çıkar.
1-Artı değerin maksimizasyonu , bunun nitel bir soncu olarak ucuz emeğe dayanan uzun güvencesiz esnek çalışma koşulları
2- Örgütsüz ve sendikasız bir işçi sınıfı
3- Yüksek enflasyon düşük alım gücü yani yoksulluk, yalnızca iş gücünün yeniden üretimine yarayacak düzeyde asgari ücret
4- Kitleselleşen iş cinayetleri, çünkü pazar üzerinde regülasyon büyük ölçüde ortadan kalkar ve işbirlikçi iktidar piyasayı tamamen sermayenin çıkarlarına uyarlar. Sermaye yalnızca ucuz emek havuzu hedefine ulaşmaz aynı zamanda kontrolsüz ve denetimsiz ancak kar olanları yüksek pazarlara yatırım yapar. İş cinayetlerinin en yüksek olduğu alanlar kar alanı yüksek denetimsiz ve kontrolüz bu yatırım alanlarıdır.
5- Ülke kaynaklarının ve zenginliklerinin yağmalanması , halkın gereksinimlerine uyarlanması gerekilen eğitim sağlık gibi alanların özelleştirilmesi ve niteliksizeştirilmesi ve son tahlilde ücretli hale dönüşmesi.
6- Ekonomik yağma ve talanın pekişmesi için siyasal üst yapının gericileşmesi bu politikanın ereği olarak son tahlilde işçi sınıfı ve ezilen yığınlar üzerinde faşist ve saldırgan politikaların güdülmesi.
7-Bağımlı ve gelişmekte olan ülkelerde ekonomik çark tamamen ithal sermayenin tekelindedir. Sermaye ihracı temel olarak işçi sınıfı üzerinde yapılan radikal vurgunlar, ucuz hammde ve kaynaklarının yağmalanması finans alanında yabancı sermaye tanınan imtiyazlar(örneğin faiz ve kredilerin piyasaya göre düzenlenmesi ) sayesinde ülkenin zenginliklerinin artık olarak dışarıya akıtılması.
8-Teknoojik ve arge alanında bağımlılık hayvancılık ve tarım alanında dışa bağımlılık eğitim sağlık ve kamu yararı güden alanların metalaştırılması demektir. Emperyalizm sermaye ihraç ederek bu ülkelerin hem ucuz iş gücünü hem ekonomik ve finansal kaynaklarını yağmalar ve artı değeri dışarıya akıtarak yoksulluğa sebep olur.
9-Pastadan pay alan komprador burjuvazide bu çarpık gelişmeye ayak uydurarak üst yapıda değişikliklere gider hem hukuksal hem siyasal alanda gericiliği pekiştirir işçi sınıfı ve kitleler üzerinde cebir uygular. Sömürge ve bağımlı ülkelerde burjuva demokrasinin tali bir alan teşkil etmesinin sebebi budur
10- Yirmi yıllık neo liberal siysal iktidarın yaptığı tam olarak budur sermaye ithal ederek çarkı döndüren işçi sınıfının sırtından radikal vurgunlar yapan yabancı ve yerli komprador sermaye sınıflarının gereksinimlerine uydurulmuş bir ekonomik ve siysal sistem yaratan siysal iktidar bu çarpık gelişmenin nitel bir sonucu olarak doğan ekonomik krizi ve toplumun her alanında nüfuz eden ontolojik bunalımların faturasını yine aracılık ettiği ve zenginleştirdiği hâkîm sınıfa değil yoksullara kesmektedir.
12-Demokratik devrimini tamamlayamamış yarı bağımlı asalak bir komprador sınıfının hakimeti altında olan Türkiyede Nikitinin değimi ile ekonomik gelişmesi tekyanlı, çarpıktır. Yabancı sermayenin gereksinmesine uydurulmuştur. Erdoğanın bolluk dönemi olan ilk yıllarında uygulanan serbest piyasa stilinde ülkeye giren yabancı ithal sermaye son yıllarda ülkeden çekildiği için türk ekonomisi eflasyonist bir bunalıma sürüklendi. Şimdi çarkları bir kez daha yabancı sermayenin gereksinimlerine uydurmak zorundalar. Türkiye halkının htiyacı olan Türk komprador sınıflarının yabancı emperyalist sermaye karşısında daha güçlü bir pozizyon için (pastadan daha fazla pay ) almak için giriştiği maceracı heterodosk politikaya değl gerçek bir demokratik devrime ihtiyacı vardır demokratik devrmin öznesi ise halk kitleleridir
13-Emperyalist sermaye ihraç olarak gittiği yarı bağımlı ülkelerde siyasal üst yapı daima gericidir. Çünkü sömürü çok derindir bir yanndan yabancı emperyalist sermaye diğer yandan asalak bağımlı komprador burjuva sınıfı daha çok sömürü ve daha çok artık için gericiliği pekiştirirler. Konjektör olarak siysal yapısı faşizme evrilir. İşçiler üzerinden dizginsiz bir baskı ve sindirme politikası ugyulanır esnek çalışma saatlari düşük ücretler sendikasızlaştırma sosyal hakların gaspı artan iş cinayetleri meslek hastalıkları vb. diğer yandan sömürüye karşı çıkan dmeokratik kitle hareketleri bastırılır. Bu süreçte bütün sınıf karşıtı eğilimler güç kazanır ve gericilik toplumsal bir eğilim haline gelir
14- Noe liberal siysal iktidarın ricat döneminde ortaya çıkan ekonomik ve toplumsak krizlerin nedeni tamamen yabancı ve onun ajan ve komisyoncusu komprador burjuvazinin çıkarlarına ve gereksinimlerine uydurulmuş ekonomik modeldir. Erdoğan yakın dönemde sıcak paraya dayanan sömürgeciliği yok edeceğiz ve büyümedeye dayalı bir ekonomik model yaratacağız diyerek bu somut gerçeği itiraf etmiştir. Çünkü iktidarının en parlak dönemlerinde ülkeye akan devasa sıcak para transferleri betona yatırmış, Ülkede artı değer yaratacak ve zenginlik üretecek hiç bir somut adım ve ilerleme sağlayamamıştır. İşte bugünkü ekonomik krizin nedeni tam olarak yabancı sermaye ve onun işbirlikçisi komprador sınıfların soyup soğana çevirdikleri yağmaladıkları talan ettikleri ülke zenginliklerini ve artı değerini dışarıya akıtmasından ve musluğu kesmesinden (sıcak para transferlerinin kesilmesi ) kaynaklanmaktadır.
15-Neoiberal performansın en yıkıcı sonucu iş cinayetleridir. Neo liberal performans yarı sömürge türkiye koşullarında ithal emperyalist sermaye ve komprador burjuvazi ve diğer işbirlikçi yapılar aracılığı ile yaratılan neoliberal birikime dayalı rejimdir. Neo liberal birikime dayalı rejim demek, işçi sınıfı üzerindne yaratılan radikal vurgunlar, hammade kaynaklarının yağmalanması, doğanın talan edilmesi uzun ve esnek çalışma saatleri, sendikal hakların gaspı, meslek hastalıkları, iş cinayetleri ve süreklilik kazanmış toplumsal siysal ve ekonomik bunalım ve krizler demektir.
Koray Aker