28 Nisan 2020 Salı

Devlet Nasıl Ortaya Çıktı ? Koray Aker




Devlet toplum dışı soyut bir varlık değildir o insanlığın iktisadi gelişme düzeyinin belirli bir aşamasında servetin tek elde toplandığı toplumun sınıflara bölündüğü ve bu sınıflar arasındaki çelişkilerin uzlaşmaz bir düzeye ulaştığı bir dönemde ortaya çıkmıştır. Burjuva bilginlerin ve ideologlarının iddialarının aksine devlet uzlaşmaz sınıf karşıtlıklarının nitel bir ürünüdür. 



" Marx’a göre, devlet sınıf egemenliğinin bir organı, bir sınıfın bir başka sınıf tarafından ezilmesinin organıdır; sı­nıfların çatışmasına gem vurmak suretiyle bu baskıyı yasa mer­tebesine yükseltip pekiştiren bir “düzen”in yaratıcısıdır


Devlet ve Devrim, Lenin



Engelse göre insanlık yabanıl barbarlık ve uygarlık olmak üzere üç aşamadan geçmiştir. Pro-neolitik toplumlar tarımın ilkel biçimlerini zamanla geliştirerek artı zaman yarattılar bu zaman alet üretiminde nitel bir sıçramaya yol açtı



Tarımın keşfi ve hayvanların evcilleştirilmesi ile yaratılan artı zaman sabanın keşfedilmesi demirin öğütülmesi balta kılıç gibi savaş araçlarının icadına yol açtı Diğer yandan sınıflar arsındaki ayrışmada pekişiyor büyüyordu. Ticaretin gelişmesi özellikle deniz aşırı  ticaretinin gelişmesi ile servetin tek elde toplanmasını da kaçınılmaz kılıyordu ürünün bir meta olarak ortaya çıkışı zamanla toprağını ipotek vermek zorunda kalan insanında metalaşmasına yol açtı yani ilk kölelik biçimleri ortaya çıktı.


Toplum artık bir zamanlar olduğu biçimde şeyler üzerinde kolektif tasarruf sahibi olan özgür genelite toplumu olmaktan çıkmış bu kolektif toplumun yerine sınıflar biçiminde bölünmüş zenginler ve yoksullar hür olanlar ve köleler biçiminde bölünmüştü. İşte özel mülkiyetin doğması ile birlikte zenginler servetlerini bu köle ve yoksul sınıfa karşı koruma ihtiyacı duydular böylece sınıfsal antagonizmalar bir sınıfın egemenlik biçimi olan devleti doğurdu yani devlet ezen ezilen biçiminde bölünmüş sınıflar arasındaki uzlaşmaz karşıtlıkların nitel bir sonucu olarak tarih sahnesine çıkmıştır.


Roma Cermen ve Antik Yunanda bir zamanlar yaşlılar meclise ile yönetilen komünal genelite toplumu, özel mülkiyetin doğması ile birlikte yerini ezenlerin ezilenler üzerindeki baskı aygıtı olarak devlet cihazına bırakmıştır. Özel mülkiyet tarih sahnesine çıktığı günden beri tüm devletler çeşitli biçimleri ile köleci feodal ve kapitalist olmak üzere daime egemen sınıfların ve mülk sahiplerinin ellinde yoksullara ve ezilenlere karşı bir baskı aygıtı olma işlevini sürdürmüşlerdir.


Devlet iktisadi bir varlıktır devlet toplumsal bir varlıktır ve devlet sınıfsal niteliği olan tarihsel bir varlıktır. Son tahlilde devlet uzlaşmaz sınıf karşılıklarının ürünüdür ezen-ezilen biçiminde bölünmüş sınıflı toplumlarda ezenlerin ezilenler üzerindeki hâkimiyet aracıdır. Niteliği biçimi ne olursa olsun bir yerde devlet varsa orda ezen ezilen biçiminde bölünmüş bir toplumsal yapı vardır.


"Devlet, sınıf karşıtlıklarının nesnel olarak uzlaştırılamadığı zamanda, yerde ve ölçüde ortaya çıkar. Ve tersi; devletin varlığı, sınıf karşıtlıklarının uzlaşmaz olduğunu kanıtlar.

Devlet ve Devrim,Lenin


Devlet, sınıflar üstü ve topluma dışarıdan dayatılan ( metafizik) bir erk değildir. Devlet insanlığın, tarihsel ilerlemesinin ve devinimin, belirli bir aşamasında, sınıflar biçiminde bölünen, toplumun bağrında ortaya çıkan, sınıf çelişkilerinin, nitel bir sonucudur.


Nitekim devlet, uzlaşmaz sınıf karşıtlıklarının, nesnel bir ürünüdür. Devlet sınıflar biçiminde bölünen, toplumun içinde çıkan, uzlaşmaz sınıf karşıtlıklarını, frenlemek ve asgariye indirmek için, geliştirilen özel bir tür şiddet örgütü, bir sınıfın, diğer sınıf üzerindeki baskı aygıtıdır.




KORAY AKER


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Osmanlının Yıkılışı Üzerine-Koray Aker

  Muhafazakar (neo-osmanlıcı) çevreler Osmanlının Kemalizm tarafından yıkıldığına inanıyorlar. Lenin devlet ve devrim eserinde şeyler ilga o...